Kadın Sağlığı ve Hastalıkları

Kadın Sağlığı ve Hastalıkları

Başlıca İlgi Alanları

  • Yumurtalık Kistleri
  • Yumurtalık Kanseri
  • Rahim Ağzı Kanseri
  • Miyomlar
  • Asherman Sendromu
  • Doğum

Yumurtalık Kistleri

Yumurtalık kistleri yumurtalık dokusundan gelişen, özellikle üreme çağındaki kadınlarda nispeten sık görülen ve büyük çoğunluğu iyi huylu oluşumlardır. Özellikle ileri yaşlarda ortaya çıkan kistlerin bir kısmı ise yumurtalık kanserine bağlı olarak gelişirler. 

Yumurtalık Kistlerinin Sınıflandırılması

  • Basit Kistler: Üreme çağındaki kistik oluşumların çoğu iyi huyludur ve ultrasonografide verdikleri görüntüye göre “basit kist” olarak adlandırılırlar. Basit kist terimi içi tümüyle sıvı dolu olan, katı kısımlar içermeyen kistik yapıyı tarif etmek için kullanılır. Bu tür kistler başka bir ameliyat nedeni söz konusu olmadığı sürece belirli aralıklarla izlenebilirler. 
  • İşlevsel Yumurtalık Kistleri: Üreme çağındaki kadınlarda işlevsel yumurtalık kistlerine yani adet döngülerinden birinde yumurtlama işlevinin tam gerçekleşememesine bağlı oluşan kistlere nispeten sık rastlanır. Bu tür kistlerin en önemli özelliği bir veya birkaç adet döngüsü sonunda kendiliğinden kaybolabilme olasılıklarının yüksek olmasıdır. Bu nedenle çoğu durumda tanı konduktan sonra bir süre beklenir. 
  • Çikolata Kistleri: İyi huylu olan ancak adet sancısı, cinsel ilişkide ağrı ve gebe kalamama gibi sorunlara neden olabilen çikolata kistlerinin ameliyatla çıkarılmaları tercih edilir. 
  • Dermoid Yapıdaki Kistler: Yine iyi huylu olan ancak içerdikleri materyalin kistin yırtılmasıyla karın içine boşalması durumunda ciddi sorunlara yol açabilen dermoid yapıdaki kistlerin de genellikle ameliyatla çıkarılması tercih edilir.

Belirtileri :

  • Özellikle büyük kistler çevre dokulardaki sinir uçlarına veya çevre organlara bası yaparak rahatsız edici ağrılara neden olabilirler. 
  • Özellikle büyük kistik oluşumlar, rahimle yakın olan idrar yollarının işlevlerini olumsuz yönde etkileyebilirler: İdrar torbasına bası yapan kistler sık idrara çıkma, bazen idrar tutamama veya idrar yapamama şikayeti oluşturabilirler. 
  • Bağırsaklara ve özellikle de kalın bağırsağa bası olması durumunda dışkılama işlevi olumsuz etkilenebilir. 

Yumurtalık Kistlerinin Tedavisi

Yumurtalık kistinin kanser olduğundan şüphelenilmesi durumunda bu olasılık çok düşük olsa dahi kısa zamanda ameliyat yapılması tercih edilir. 

Özellikle ileri yaşlarda ortaya çıkan, birden fazla sayıda veya çift taraflı olan, içlerinde katı kısımlar bulunan, belli bir süre sonunda kendiliğinden kaybolmayan veya büyüme gösteren kistik oluşumlar kanser olabilme ihtimalleri nedeniyle ameliyat edilmelidir.

Menopoz döneminde veya çocukluk çağında ortaya çıkan kistik oluşumların beklenmeden ameliyatla çıkarılması gerekir.

Yumurtalık kistlerinin ne şekilde çıkarılacağının belirleyicisi de yine kistin türü ve büyüklüğüdür. Kist çıkarılması için kullanılan teknik ameliyata bağlı riskleri etkileyen diğer bir durumdur. Cerrahi müdahale laparotomi ile yani karından girilerek açık ameliyat ya da, laparoskopi ile yani ince borularla karını açmadan kamera yoluyla uygulanabilir.

Kist çıkarılma ameliyatları genel anestezi altında uygulanan ameliyatlardır.

Yumurtalık Kanseri

Yumurtalık kanseri çoğunlukla 50 yaş ve üzerindeki kadınlarda görülse de her yaşta ortaya çıkabilir. Yumurtalık kanseri kalıtsal özelikleri çok güçlü bir kanser türüdür.  

Yumurtalık kanseri erken tanısı oldukça zor olan ve ilk tanı konduğunda çoğu durumda ileri evrelere ilerlemiş olan bir kanser türüdür ve bu özelliğiyle malesef ölüm oranı yüksek kanserler arasında yer almaktadır.

Yumurtalık kanserinin belirtileri sindirim sistemi şikayetlerine çok benzer.

Tedavi için rahim ve yumurtalıkların alınması, çevre dokularda bulunan tümör dokularının çok iyi bir şekilde temizlenmesi ve ameliyat sonrası kemoterapi esastır.

Rahim Ağzı Kanseri

Rahim ağzı kanseri en sık görülen jinekolojik kanserdir. Rahim ağzındaki hücrelerin anormal bölünmesi ve üremesi sonucunda oluşur.

Genellikle 50 yaş civarında ortaya çıkar, ancak son yıllarda genç kadınlarda görülme oranı artmıştır.

Hastalık erken yaşta çok sayıda doğum yapmış, erken yaşta cinsel ilişkiye girmiş, sigara içen kişilerde daha sık görülmektedir. Ayrıca HPV enfeksiyonu rahim ağzı kanseri için çok önemli bir risk unsurudur. 

Erken dönemde hemen hemen hiçbir belirtisi yoktur. Ancak smear testi ile fark edilebilir. Kesin tanı ancak şüpheli yerden alınan biyopsi ile konulabilir. Hastalığın ilerlemesi durumunda klinik belirtiler de ortaya çıkar. 

Erken dönemde, beş on dakikalık basit bir operasyon ile sadece rahim ağzındaki hastalıklı bölge çıkarılarak hasta tedavi edilebilirken, hastalık ilerlediğinde daha büyük bir operasyona ihtiyaç duyulur. Ayrıca operasyon sonrası tümörün yaygınlık derecesine göre radyoterapi de gerekebilir. Erken dönemde yakalandığında tedavide başarı oranı yüzde 100’dür. Hastalık ilerledikçe bu oran düşmektedir.

Rahim Ağzı Kanseri Aşısı

Kadınları rahim ağzı kanserinden koruyan ve 9-26 yaş grubundaki kişilere uygulanabilen rahim ağzı kanseri aşısı, genel olarak koruma amaçlı bir aşıdır. Rahim ağzı kanseri için geliştirilen 2 aşı vardır. Bunlardan biri sadece kanserden korurken, diğeri HPV’nin neden olduğu siğillerden de korumaktadır. Bunun için ideal olan 9-12 yaşındaki kız çocuklarının aşılanmasıdır. 

Miyom

Miyom, rahimin kasılmasını sağlayan düz kas dokusunda oluşan iyi huylu kitleye verilen isimdir. Miyomların genel özellikleri şunlardır:

  • Her 100 kadından yaklaşık 15’inde miyomlara rastlamak mümkündür. 
  • Miyomlar sıklıkla 30-40 yaş grubu kadınlarda saptanırlar. 
  • Miyom oluşumunda genetik yatkınlık büyük önem taşır. 
  • Miyomlar yalnızca 1 santimetre kadar küçük çapta olabilecekleri gibi çapları 30 santimetreyi geçen miyomlara da rastlamak mümkündür.
  • Miyomlar sıklıkla belirti vermezler yapılan jinekolojik değerlendirmede tesadüfen saptanırlar. 
  • Miyomlarda kanserleşmeye çok çok ender rastlanır. 
  • Miyomlar östrojen hormonu etkisiyle büyüyen kitlelerdir. Vücutta östrojen hormonu salgısını durduran ilaçlar miyom boyutlarında küçülmeye neden olurlar
  • Miyomlar östrojen hormonuna bağımlı oluşumlardır. Bu nedenle östrojen salgısının azaldığı menopoz döneminde miyomların çoğu küçülürler ve hatta ortadan kalkabilirler.

Doğum

Doğum dış ortamda yaşamaya hazır hale gelmiş bebeğin anne bedeninden ayrılmasıyla sonuçlanan bir süreçtir.

Normal Doğum

Doğum hemen olup biten bir süreç değildir, özellikle ilk doğum 20 saate kadar sürebilir. 

Hastanede  doğumun başlayıp başlamadığı  rahim ağzında yumuşama ve açılma ile  anlaşılır. Doğumun başladığının işareti  olan kasılmalar  düzenlidir ve giderek daha sıklaşır.

Doğum bilindiği üzere  ağrılı bir olaydır ve ağrı giderme yöntemlerine başvurulabilir. En sık olarak epidural anestezi kullanılır, bu teknikte hamile kadında gövdenin alt kısmı uyuşturularak ağrı hissi kaldırılır ve doğum kolaylaşır.

Suni Sancı ( İnduksiyon)

Suni sancı, başlamamış doğum ağrılarını çeşitli yöntemlerle başlatma girişimidir.

En sık bebeğin beklenen doğum tarihi geldiği halde doğmadığı durumlarda kullanılır. Ayrıca bebeğin doğum eyleminin uzaması durumunda sıkıntıya gireceği  durumlarda da kontrollü olarak verilebilir.

Müdahaleli doğum ( Vakum ve forseps )

Normal doğum esnasında bebek anne tarafından aşağıya itilemeyebilir ve bebek riske girmeden doğuma müdahale edilmesi gerekebilir. Bu amaçla vakum veya forseps uygulanır.Eğer vakum/ forseps işleminde başarısız olunursa sezeryanla bebek alınır.

Sezeryan İle Doğum

Sezeryan ile doğumda bebek, anne karnından yapılan cerrahi bir operasyon ile çıkarılır. Sezeryan, genellikle  normal doğumun riskli  olduğu durumlarda uygulanır. 

Normal doğum yapılamayan ve sezeryana ihtiyaç duyulan durumlar aşağıda sıralanmıştır:

  • Bebeğin  kafası ile annenin kemik çatısı arasında uyumsuzluk  (çatı darlığı ),
  • Bebek kalp atışlarının düşmesi
  • Bebek kakasının anne suyuna karışması durumu
  • Başarısız vakum veya forseps uygulaması 
  • Tüp bebek uygulaması ile oluşan hamilelikler
  • İleri yaşta oluşan gebelikler
  • Daha önceki doğumun sezeryan ile gerçekleştirilmiş olması
  •  Çoğul gebelik
  • Bebeğin yan ya da ters gelişi
  • İri bebek ( ağırlığının 4000 gramdan fazla olması) veya küçük bebek ( ağırlığının  1500 gramdan az olması ) 
  • Annede genital siğil veya herpes hastalığı bulunması
  • Daha önce vajinal ameliyat veya miyom aldırmış olunması  sezeryan 

Sezeryan ameliyatı duruma göre 30-60 dakika sürebilir. Toparlanma süresi 6 haftayı bulur. Çoğunlukla genel anestezi altında yapılır. Ancak son yıllarda bedenin alt bölgesinin uyuşturulması yani epidural anestezi uygulanması da yaygın olarak yapılmaktadır. Böylece genel anestezinin riskleri ortadan kalkmış olur. 

Kadın hastalıkları Tanısında Kullanılan Yöntemler

Kadın hastalıkları tanısında kullanılan tanı yöntemleri şunlardır:

  • Papsmear
  • Kolposkopi
  • Histerosalpingografi ( HSG)
  • Histerosonografi
  • Jinekolojik Ultrason
  • Mamografi
  • Endometriyal Biyopsi

Papsmear

En temel kanser tarama testidir. Hedefi rahimağzı kanseri öncüsü lezyonları yakalamaktır. Ayrıca olarak bakteri, mantar ve HPV enfeksiyonlarının dolaylı olarak tanısı konabilir. 

Kolposkopi

Rahim Ağzı (Serviks) vagina ve vulva dokularının mikroskopi veya dürbüne benzeyen özel bir büyüteç yardımı ile gözlenmesi ve incelenmesi işlemine kolposkopi denir.. Kolposkopinin inceleme ile çıplak gözle izlenemeyen küçük patolojiler (hücre ve damar yapısındaki değişiklikler) tesbit edilerek daha sonraki tedaviler sağlanabilmektedir.

Histerosalpingografi  (HSG)

Histerosalpingografi (HSG) ilaçlı rahim ve tüp filmi jinekolojide rahimağzı kanalının, rahim içinin ve fallop tüplerinin yapısal ve işlevsel özelliklerini incelemede yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir. İşlem rahim içine verilen özel bir sıvı verilerek rahim içinin görüntülenmesi esasına dayanır.  

Histerosonografi

Bu yöntemde rahime özel bir sıvı madde verilerek ultrason ile incelenmesidir.

Jinekolojik Ultrasonografi

Ultrasonografi ile aşağıdaki incelemeler yapılır:

  • Gebelik döneminde bebek, bebeğin içinde yüzdüğü amniyo sıvısı ve bebeği besleyen plasenta ile ilgili özellikler ultrasonografi ile detaylı bir şekilde incelenebilir. 
  • Genital bölgede muayenede saptanan kitlelerin ayrıntıları incelenerek saptanan kitlenin  katı ya da kistik (içi sıvı dolu) ayrımının yapılması, boyutları, kitlenin organ içindeki yeri, kitlenin kötü veya iyi huylu olduğuna işaret edebilen özellikler ultrasonografide saptanabilmektedir. 
  • Rahim iç tabakasının kalınlığı ölçülebilir, özellikleri değerlendirilebilir.

Mamografi

Mamografi,  memede bulunan şüpheli bir kitlenin yerinin ve niteliklerinin belirlenmesi amacıyla, yardımcı bir tanı testi olarak yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Mamografide inceleme X ışınları kullanılarak yapılır. 

40 yaş üstü kadınlarda senede bir kez kontrol amaçlı yaptırılması önemlidir.

Endometriyal Biyopsi

Düzensiz veya beklenmedik bir kanaması olan bir kadında bu kanamanın nedenini aydınlatmak için yapılan işleme endometriyal biyopsi veya kürtaj adı verilir. Elde edilen parçalar patoloji uzmanı tarafından incelenir.

Tedavi Yöntemleri

Kadın hastalıklarının tedavisinde kullanılan başlıca  yöntemler şunlardır:

  • Kürtaj
  • Kriyoterapi ( Dondurma  Tadavisi)
  • Koterizasyon ( Yakma Tedavisi)
  • LEEP
  • Rahmin alınması ( Histerektomi)

Kürtaj

Kürtaj kadın hastalıkları ve doğum uzmanlarının en sık uyguladığı küçük cerrahi operasyonlardan biridir. Genel anestezi altında yaklaşık 5 dakika sürer.

En sık kullanım alanları aşağıda sıralanmıştır: 

  • İstenmeyen bir gebeliğin sonlandırılması 
  • Düşük oluşması sonrası kanamanın durdurulması ve rahim içinin temizlenmesi
  • Düzensiz kanamalarda bir yandan kanamanın durdurulması, öte yandan rahim içinden alınan parçaların patolojik incelemesiyle tanı konulması

Kriyoterapi (Dondurma Tedavisi)

Kriyoterapi de normal olmayan dokular dondurulur. Genel olarak prob adı verilen bir cihaz ile rahim ağzından girilmekte ve probun içinden gaz verilerek ortamdaki ısı çekilmek suretiyle işlem uygulanmaktadır.  

Servikal kanala doğru ilerlemiş yaralarda, hamilelikte ve prob alanının yetmeyeceği kadar büyüklükte olan yaralarda Kriyoterapi uygulaması yapılmamaktadır. 

Koterizasyon (Yakma Tedavisi)

Koterizasyon işleminde  kalem şeklindeki bir probun ucundan elektrik akımı verilerek elde edilen ısı ile rahim ağzında oluşmuş olan yara yakılarak öldürülür.  İşlem 5-6 dakika sürer. 

Ağrısız bir işlemdir. Genellikle anestezi gerektirmez. 

LEEP

Dondurma veya yakma ile geçmeyen, smear sonucu şüpheli çıkan ve HPV si pozitif olan hastalara uygulanır. İşlem yara bölgesinin kesici özel uçlu incecik koterle çıkarılması şeklinde yapılır. Kansız ve d

Rahmin Alınması (Histerektomi)

Histerektomi rahim çıkarılması operasyonudur. En sık uygulanma nedenleri tedaviye cevap vermeyen kanamalar, miyomlar, genital organlarda sarkma ve kanser ve kanser şüphesidir.

Histeroskopi

Histeroskopi rahim ağzı ve rahim boşluğunun vajinal yoldan rahim içerisine optik bir cihaz yerleştirilerek izlenmesidir. 

Kısırlık nedenlerinin araştırılması, anormal vaginal kanama nedenlerinin araştırılması, doğumsal anormalliklerin tanısı gibi tanısal amaçlarla ya da daha önceden varlığı tespit edilen miyomların ya da poliplerin çıkarılması, doğumsal şekil bozukluklarının operasyonu gibi tedavi edici amaçlarla da histeroskopi yapılabilir.

 

Let's get in touch

Give us a call or fill in the form below and we will contact you. We endeavor to answer all inquiries within 24 hours on business days.